bilgi@ekremkilavuz.com +90 530 324 91 41

I- GİRİŞ

 

1111 sayılı Askerlik   Kanunu gereğince belirli yaşa erişmiş her erkek Türk vatandaşının belirli   sürelerle sınırlı olmak üzere yapması gereken vatani görevi askerlik hizmeti   olarak tanımlayabiliriz.

 

Askerlik yapan kişiler   askere gittiklerinde sivil ve çalışma hayatlarındaki meşguliyetlerini ve   işlerini fiilen terk etmek durumunda kalmaktadırlar. Bu şekilde askere giden   kişilerin sivil yaşamlarındaki asıl iş ve çalışma hayatlarında bir boşluk   meydana gelmektedir. Sosyal güvenlik yasalarında, askere giden kişilerin askerde   oldukları süreleri sosyal güvenlikleri ve emeklilikleri açısından   değerlendirebilmeleri için, askerlik yapan kişilerin askerlik sürelerini   borçlanma ve hizmet olarak kazanma hakkı verilmiştir.

 

Kendi nam ve hesabına   bağımsız çalışanların yani Bağ-Kur’luların askerde iken sigortalılık   durumlarının ne olacağı konusunda son zamanlarda bazı basın yayın organlarında   vatandaşlara yanlış açıklamalarda bulunulduğunu esefle müşahede ettiğimizden   dolayı, Bağ-Kur’luların (reform yasasından sonra 4/b’lilerin) askerde iken   sigortalılık durumlarının ne olduğu ve Reform Yasası’ndan sonra ne olacağı   konusunu bu makale çalışmamızda açıklamakta yarar gördük.

 

 

 

II- ASKERDE OLAN   BAĞ-KUR’LULARIN ŞİMDİKİ VE REFORM YASASI’NDAN SONRAKİSİGORTALILIK   DURUMLARI

 

Bağ-Kur’lular için   askerlik borçlanması yaparak askerlik yapılan süreleri hizmet olarak kazanma   imkânı ilk olarak, 3165 sayılı Kanunla 14.03.1985 tarihinden itibaren verilmeye   başlanmıştır. Tarım Bağ-Kur’luları için askerlik borçlanması imkânı ise, 4447   sayılı Kanunla 01.10.1999 yılından itibaren tanınmaya başlanmıştır. Anlaşılacağı   üzere, 1479 ve 2926 sayılı Kanunların yürürlük tarihleri 01.10.1972 ve   20.10.1983 olmasına rağmen, askerlik borçlanması yaparak hizmet kazanma imkânı   Bağ-Kur’lulara yıllar sonra verilmiştir.

 

1479 sayılı Kanun’un ek 9.   maddesi gereği, hem esnaf hem de tarım Bağ-Kur’lularının askerlik yaptıkları   sürelerin bir kısmını borçlanarak hizmet olarak kazanma imkânları yoktur. Yani,   Bağ-Kur’lu olan bir kişinin, kendisine ne kadarlık bir hizmet süresi   gerekiyorsa, o kadar sürelere tekabül eden askerlik sürelerini (bir kısmını)   borçlanıp hizmet olarak kazanma imkânı olmayıp, askerlik sürelerinin tamamını   borçlanmak zorundadırlar.

 

Ancak, 5510 sayılı Sosyal   Güvenlik Reform Yasası 1 Ekim 2008 tarihinde yürürlüğe girerse, anılan Kanun’un   41. maddesi gereği olarak, Bağ-Kur’lular da (4/b’liler) 1 Ekim 2008’den önce   SSK’lıların yararlandıkları gibi, (4/a’lılar gibi) 1 Ekim 2008 tarihinden sonra,   askerlik sürelerinin bir kısmını borçlanarak sigortalılık hizmet süresi olarak   kazanabileceklerdir.

 

Bağ-Kur’daki askerlik   borçlanmasıyla ilgili bir takım ön bilgileri verdikten sonra şimdi makalemizin   asıl konusu olan Bağ-Kur sigortalısı iken askere gidenlerin askerde oldukları   sürelerde Bağ-Kur sigortalılık durumlarının ne olacağını açıklamaya çalışalım.  

 

Bilindiği üzere, SSK   kapsamında sigortalı olan kişilerle Emekli Sandığı kapsamında iştirakçi olan   kişiler askere gittiklerinde, sivil yaşamlarındaki işlerini bilfiil   yapamadıklarından dolayı, askerde iken sigortalılıkları ve iştirakçilikleri sona   erdirilmektedir. SSK ve Emekli Sandığı kapsamındaki kişiler askerden   döndüklerinde ise, askerlikte geçen sürelerini belirli bir borçlanma bedeli   ödeyerek borçlanmakta ve emekliliklerinde hizmet olarak saydırmaktadırlar. SSK   ve Emekli Sandığı kapsamındaki sigortalı ve iştirakçilerin sivil hayatlarında   yaptıkları işler ve görevler bizzat kendilerinin bulunmasıyla ve varlığıyla olan   ve yapılan işlerdir. Yani örnek olarak, SSK kapsamında sigortalı olarak çalışan   bir işçi askere gittiği takdirde, yaptığı işle ilgili görevi bilfiil kendisinin   yapması gerektiği ve kendisi olmadığı takdirde işçi-işveren arasındaki hizmet   akdi unsurları oluşamayacağından dolayı, askerde olan SSK’lı sigortalıların SSK   kapsamındaki sigortalılıklarının devam etmesi mümkün değildir.

 

Ancak, Bağ-Kur sigortalısı   iken askere giden kişilerin Bağ-Kur sigortalılık durumlarıyla, SSK ve Emekli   Sandığı kapsamında olup da askere giden kişilerin sigortalılık durumları için   aynı şeyleri söylemek mümkün değildir. Çünkü Bağ-Kur sigortalısı olan kişilerin   Bağ-Kur kapsamında sigortalı sayılmalarını gerektiren faaliyetleri ve işleri,   bizzat başında bulunmalarını ya da kendilerinin bilfiil yapmaları gereken   işlerden değildir. Bundan dolayı, Bağ-Kur kapsamında esnaflıktan, tüccarlıktan,   sanayicilikten ya da şirket ortaklığı gibi faaliyetlerden dolayı sigortalı olan   kişiler, sigortalı sayılmalarını gerektiren vergi mükellefiyeti ve şirket   ortaklığı gibi kayıtları devam ederken, askere gittikleri takdirde Bağ-Kur   sigortalılıkları sona erdirilmemekte ve devam ettirilmektedir. Çünkü vergi   mükellefi ve şirket ortağı olan kişiler askere gittikleri takdirde, sivil   hayattaki Bağ-Kur sigortalısı sayılmalarına esas olan meslekleri ya da işyerleri   sona ermeyip kapanmamakta ve devam ettirilebilmektedir.

 

Şimdi bu anlattıklarımıza   uygulamadan iki örnek verelim.

 

Örnek 1:   Bay A’nın   limited şirket ortaklığı 2003 yılında başlamış ve halen devam etmektedir. Bay A,   limited şirket ortağı olduğu için zorunlu olarak Bağ-Kur kapsamında sigortalı   olarak kabul edilmektedir. Bay A, 2004 yılında askere gitmiş ve 2006 yılında   vatani görevini tamamlayarak askerden dönmüştür. Örnekte verilen bilgilere göre   Bay A’nın askerde iken Bağ-Kur sigortalılığının devam edip etmeyeceğini   belirleyelim.

 

Eğer Bay A’nın askerde   olduğu tarihlerde şirket ortaklığını gösteren kayıtlardan olan ticaret   odasındaki ve ticaret sicildeki kaydı devam ediyorsa ve Bay A askere gitmeden   önce buralardaki (ticaret odası, ticaret sicil) kaydını sildirmemişse ve ortağı   olduğu şirkette hissesini devretmemişse, askerde olduğu sürelerde de, limited   şirket ortaklığından dolayı Bağ-Kur sigortalılığı devam ettirilmektedir.  

 

Çünkü Bay A’nın ortağı   olduğu şirketin faaliyetinin devam etmesi için bizzat kendisinin şirketin   başında bulunmasına gerek bulunmamaktadır.

 

Ayrıca Bay A, askerde iken   şirket ortağı olduğu ve dolaysıyla askerde Bağ-Kur sigortalılığı devam ettiği   için, askerlik sürelerini borçlanarak hizmet olarak kazanamayacaktır. Çünkü   zaten askerde olduğu sürelerde Bay A, Bağ-Kur kapsamında sigortalı olarak kabul   edilmektedir.

 

Örnek 2:   Bay B,   gelir vergisi mükellefi olarak market işletmeciliği yapmaktadır. Bay B’nin   askerlik yaşı geldiği için 2008 yılının kasım ayı celbinde askere gitmesi   gerekmektedir. Bay B, askere giderken gelir vergisi kaydını sona erdirip daha   sonra askere giderse Bay B’nin Bağ-Kur sigortalılığı askerde iken devam   etmeyecektir. Ancak Bay B, askere giderken eşinin ya da yakınlarının işyerini   çalıştıracağı düşüncesiyle şahsına ait gelir vergisi mükellefiyetini sona   erdirmediği takdirde, Bağ-Kur sigortalılığı askerdeyken bile devam   edebilecektir.

 

Bu örneklerden de   çıkarılacağı üzere, askere gitmesi gereken Bağ-Kur sigortalılarının Bağ-Kur   sigortalılığından dolayı şirket ortaklığını ya da gelir vergisi mükellefiyet   kayıtlarını sona erdirmelerine ya da sildirmelerine gerek bulunmamaktadır.  

 

1479 sayılı esnaf Bağ-Kur   Kanunu kapsamındaki Bağ-Kur sigortalılarının gelir vergisi mükellefiyetleri ve   şirket ortaklıkları devam ettiği sürece askerde olsalar bile Bağ-Kur   sigortalılıklarının devam etmesi gerektiğine yönelik Bağ-Kur’un 279 sayılı   Genelgesi’nde hükümler bulunduğu gibi, Bağ-Kur’un kişilere özel İl   Müdürlükleri’ne gönderdiği birçok yazılı talimat ve görüşte de bu konu açıkça   izah edilmiştir.

 

Askerlik yapan 1479 sayılı   Kanun kapsamındaki kişilerin askerde iken sigortalılıkları devam etmesine   rağmen, 2926 sayılı Kanun kapsamındaki tarım Bağ-Kur sigortalılarının askerlik   yaptıkları dönemde ziraat odası ve kooperatif gibi yerlerde kayıtları olsa bile   Bağ-Kur sigortalılıkları devam ettirilmemektedir.

 

Bağ-Kur’luların askerde   iken sigortalı sayılmalarını gerektiren faaliyetlerini devam ettirdikleri   müddetçe Bağ-Kur sigortalılıklarının da devam ettirildiğini açıkladıktan sonra   şimdi 5510 sayılı Sosyal Güvenlik Reform Yasası’nın yürürlük tarihi olan 1 Ekim   2008 tarihinden sonra askerlik yapan 4/b sigortalılarının (Bağ-Kur’luların)   askerde iken sigortalılık durumlarının ne olacağı konusunda açıklamalarda   bulunalım.

 

5510 sayılı Sosyal   Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun ‘Sigortalıların   Borçlanabileceği Süreler’ başlıklı 41/b maddesinde; ‘er veya erbaş   olarak silâhaltında veya yedek subay okulunda geçen sürelerin borçlanılarak   hizmet olarak kazanılabileceği’ şeklinde hükümler bulunmaktadır.  

 

Ancak 5510 sayılı Sosyal   Güvenlik Reform Yasası’nın başka herhangi bir yerinde, sigortalı sayılmalarını   gerektiren faaliyetleri devam ederken askere giden 4/b sigortalılarının   (Bağ-Kur’luların) askerde oldukları dönemde sigortalılıklarının devam edip   etmeyeceğine yönelik herhangi bir düzenleme bulunmamaktadır.

 

5510 sayılı Kanun’un üstte   belirttiğimiz hükümlerinde, Bağ-Kur’luların (4/b’lilerin) yeni dönem olarak   nitelendirdiğimiz 1 Ekim 2008’den sonra da askerliklerini borçlanarak hizmet   olarak kazanabilecekleri hüküm altına alınmışken, askerliklerini yaptıkları   dönemde sigortalılıklarının devam edip etmeyeceğine yönelik herhangi bir kanunun   maddesinin ya da hükmün olmadığını görmekteyiz.

 

Ancak, Sosyal Güvenlik   Kurumu’nun konuyla ilgili diğer mevzuatlarını incelediğimizde 16.07.2008 tarihli   Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği Taslağı’nın 10/ç maddesinde;   Kanunun 4.   maddesi birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında sigortalılıkları devam edenler   hariç olmak üzere, muvazzaf askerlik hizmetlerini er ve erbaş olarak yapmakta   olanlar ile yedek subay okulu öğrencileri…sigortalı   sayılmazlar’   hükümlerinin yer aldığını görüyoruz.

 

Adı geçen   yönetmelik taslağı hükümlerinden de anlaşılacağı üzere, 5510 sayılı Sosyal   Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Yasası’nın yürürlük tarihi olan 1 Ekim 2008   tarihinden sonra da, 4/b sigortalılarından (Bağ-Kur’lular) askere gidenlerin   askerde oldukları dönemde sigortalı sayılmalarını gerektiren faaliyetleri devam   ediyorsa, 4/b sigortalılıklarının da devam ettirileceğini   söyleyebiliriz.

 

 

 

III-   SONUÇ

 

Bu makale çalışmamızda   kamuoyunda çok az kişi tarafından bilinen önemli bir konuyu izah etmeye   çalıştık. SSK ve Emekli Sandığı sigortalıları ve iştirakçileri askere   gittiklerinde SSK ve Emekli Sandığı ile ilişikleri kesilmekte, sigortalılıkları   sona erdirilmekte ve daha sonra bu kişiler istedikleri takdirde askerlik   yaptıkları süreleri borçlanarak emekliliklerinde hizmet olarak   saydırabilmektedirler.

 

SSK ve Emekli Sandığı   mensupları geçerli olan bu hükümler Bağ-Kur sigortalısı olup ta, sigortalı   sayılmalarını gerektiren faaliyetleri devam ederken askere giden kişiler için   geçerli olmamaktadır. Yani, 1479 sayılı Kanun kapsamında esnaf Bağ-Kur’lusu olan   kişiler, askere giderken şirket ortaklıklarını ve gelir vergisi   mükellefiyetlerini devam ettirdikleri müddetçe askerdeyken bile, Bağ-Kur   sigortalılıkları devam etmekte, prim borçları olmadığı sürece hak sahipleri   sağlık karnesi alabilmekte ve askerlik borçlanması yapmadan askerde oldukları   süreleri sigortalılık süresi olarak kazanabilmektedirler. Ancak, 2926 sayılı   Tarım Bağ-Kur Kanunu kapsamındaki kişilerin, askerde oldukları dönemlerde   tarlaları ekilip biçilse ya da çiftçi olduklarını gösteren kayıtları devam etse   bile, askerde oldukları dönemde Bağ-Kur kapsamındaki sigortalılıkları devam   ettirilememektedir.

 

5510 sayılı Sosyal   Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu 1 Ekim 2008’den sonra bütün   hükümleriyle yürürlüğe girdikten sonra da 4/b sigortalılarının, yani şimdiki   adıyla Bağ-Kur sigortalılarının askerde oldukları dönemde sigortalı   sayılmalarını gerektiren faaliyetleri (şirket ortaklığı, gelir vergisi   mükellefiyeti) devam ediyorsa, sigortalılıklarının da devam ettirilmesi aynen   şimdiki Bağ-Kur uygulamalarında olduğu gibi sürdürülecektir.

 


   

 

Yazar:VakkasDEMİR*

 

E-Yaklaşım / Eylül 2008 /   Sayı: 62

 

(*)           Sosyal Güvenlik Kurumu Müfettişi