Yazar:CevdetCEYLAN*
Yaklaşım / Şubat 2009 / Sayı: 194
I- GİRİŞ
Genel olarak borçlanma; Kişilerin sosyal güvenlik kanunlarına tabi olmadığı süreler için, sonradan kendileri veya hak sahipleri tarafından primlerin ödenmesi suretiyle bu sürelerinde hizmet veya sigortalılık süresi olarak değerlendirilmesi anlamına gelmektedir. Borçlanma denilince ilk olarak erkekler için söz konusu olan askerlik borçlanması akla gelmektedir, fakat 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile ilk defa kadın sigortalılar için doğum borçlanması hakkı getirilmiştir.
Bilindiği üzere Sosyal Güvenlik Reformu öncesindeki SSK sigortalıları, reformdan sonra 4. maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamındaki sigortalılar olarak adlandırılmıştır. Yazımızda bunlardan eski ve yeni sigortalıları da kapsayacak şekilde kısaca 4/a sigortalıları olarak bahsedilecektir.
Çalışmamızın amacı, 4/a sigortalısı kadın sigortalıların doğum borçlanmasının ne şekilde yapılacağını detaylarıyla ortaya koymaktır.
II- BORÇLANABİLECEKLER VE BORÇLANILACAK SÜRELER
5510 sayılı Kanun’un 41. maddesi uyarınca; ‘Kanunları gereği verilen ücretsiz doğum ya da analık izni süreleri ile 4. maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamındaki sigortalı kadının, iki defaya mahsus olmak üzere doğum tarihinden sonra iki yıllık süreyi geçmemek kaydıyla hizmet akdine istinaden işyerinde çalışmaması ve çocuğunun yaşaması şartıyla talepte bulunulan süreler…’ sigortalıların kendileri ve hak sahipleri tarafından borçlanılabilecektir.
Kanun’un 41. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinin ilk bölümü devlet memurları için söz konusu olup, bu hüküm reformdan öncede uygulanmaktaydı. Bendin sonraki bölümünde yer alan ‘… 4. maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamındaki sigortalı kadının, iki defaya mahsus olmak üzere doğum tarihinden sonra iki yıllık süreyi geçmemek kaydıyla hizmet akdine istinaden işyerinde çalışmaması ve çocuğunun yaşaması şartıyla talepte bulunulan süreleri,’nin borçlanılabileceğine ilişkin hüküm ise sadece 4/a sigortalıları için söz konusudur.
Bu düzenleme ile ilk defa, kadın sigortalılara özgü bir borçlanma türü olan doğum borçlanması getirilmiştir. Buna göre, hizmet akdine tabi çalışmakta iken doğum yapması nedeniyle işinden ayrılan veçalışamayan kadın sigortalılara bu süreleri borçlanmak suretiyle prim ödeme gün sayısı olarak değerlendirmelerine imkan sağlanmıştır.
Kanun metni ve ilgili genelgeye göre borçlanma esasları aşağıdaki gibi sıralanabilir;
● Doğum yapan kadının doğumdan önce sigortalı olması;
Doğum borçlanması için kadının doğum tarihinden önce 4/a sigortalısı olması gerekmekte olup, borçlanma sırasında sigortalı olma şartı bulunmamaktadır. Borçlanma tarihinde sigortalının işsiz olmasının, 4/b veya 4/c sigortalısı olmasının da bir önemi bulunmamaktadır. 5510 sayılı Kanun’un 41. maddesi ile getirilen hükmün yürürlük tarihi 2008 Ekim ayı başı olmasına rağmen, bu haktan eski sigortalılarda yaralanabilecektir. Yani 2008 Ekim ayı başından öncesi dönemdeki SSK sigortalıları ve 2925 sayılı Kanun kapsamındaki tarım sigortalıları da bu tarihten önceki doğumlarından dolayı işsiz kaldığı süreleri borçlanabilecektir. Ancak SSK kapsamında ki isteğe bağlı sigortalıların, çalışma olgusu olmadığından ve buna bağlı olarak ta doğum nedeniyle işsiz kalmaları söz konusu olamayacağından isteğe bağlı sigortalıların bu haktan faydalanmalarına imkan verilmemiştir.
● Kadının doğumun nedeniyle işinden ayrılması;
Kadın sigortalının doğum nedeniyle işinden ayrılması, yani işsiz kalması gerekmekte olup, sigortalının işten ayrıldığı tarihten itibaren 300 gün içerisinde meydana gelen doğum olayları da doğum nedeniyle işten ayrılma olarak değerlendirilmektedir. Sigortalının işinden ayrıldığı tarihten itibaren 300 gün geçtikten sonra doğumun meydana gelmesi halinde borçlanma imkanı bulunmamakta olup, 300 günlük süre sigortalı adına son prim ödenen günden itibaren işlemeye başlayacaktır.
5510 sayılı Kanun’un 18. maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi gereği, 4/a ve 4/b sigortalısı kadına doğumdan önceki ve sonraki sekizer haftalık sürede, çoğul gebelik halinde ise doğumdan önceki sekiz haftalık süreye iki haftalık süre ilave edilerek çalışmadığı her gün için geçici iş göremezlik ödeneği verilir. İstirahatlı kalınan sürede sigortalı adına prim ödenmiş ise bu süre 300 günün hesabında dikkate alınmayacaktır.
● Çocuğun yaşaması;
Doğum borçlanmasına sebep olan çocuğun yaşıyor olması gerekmekte olup, çocuğun yaşadığı süre kadar borçlanma yapılabilecektir. Ancak borçlanma tarihinde çocuğun yaşıyor olması gerekmemektedir. Borçlanılacak 2 yıllık süre içerisinde çocuk ne kadar yaşamış ise o kadar borçlanılabilecektir. Örneğin, çocuk doğduktan sonra 1 yıl yaşamış ise 2 yıl işsiz kalınsa bile işsiz kalınan 1 yıllık süre borçlanılabilecektir.
● Borçlanılacak süre 2 yılı geçemeyecek;
En fazla 2 doğum için, doğumdan sonraki 2’şer yıllık süreler borçlanılabilecek olup, bu sürelerin toplamı hiçbir şekilde 4 yılı geçemeyecektir. Kanun’da doğum olayından bahsedildiği için çoğul gebelik halinde bu hakkın bir seferde kullanılması söz konusu değildir. Örneğin, ikiz doğum yapan kadın işsiz kaldığı 4 yıllık süreyi borçlanamayacak, en fazla 2 yıllık süreyi borçlanabilecektir. Ayrıca ilk doğumdan 2 yıl geçtikten sonra herhangi bir işte 4/a sigortalısı olarak çalışmadan tekrar doğum yapılması halinde, ikinci doğum için borçlanma yapma imkanı bulunmamaktadır. Ancak, ilk doğumdan 2 yıl geçmeden ikinci doğum gerçekleşmiş ise bu durumda her iki doğumdan sonraki işsiz kalınan süre borçlanılabilecektir. Örneğin, 4/a sigortalısı iken 01.01.2005 yılında doğum yapan kadın, 01.06.2006 tarihinde ikinci kez doğum yaparsa ve 01.10.2008 tarihinde tekrar çalışmaya başlarsa, ilk doğum için 01.01.2005-31.05.2006 süresini, ikinci doğum içinde 01.06.2006-31.05.2008 süresini borçlanabilecektir. Aynı sigortalı ilk doğum tarihi olan 01.01.2005 tarihinden 2 yıl geçtikten sonra ve hiçbir sigortalı çalışması olmadan 01.03.2007 tarihinde doğum yapsa idi, sadece ilk doğumdan dolayı 01.01.2005-31.12.2006 süresini borçlanabilecek, ikinci doğum için ise borçlanma yapamayacaktır.
● Borçlanılacak süre içerisinde sosyal güvenlik kurumlarına tabi olarak çalışmama;
Borçlanma yapılacak süreler için sigortalının 4/a, 4/b veya 4/c kapsamında bildiriminin yapılmaması, başka bir ifade ile sigortalının işsiz olması gerekmektedir. Ancak 2 yıllık süre içerisinde çalışma ve tekrar ayrılma söz konusu ise bu süreler 2 yıllık süreden indirilecektir. Örneğin, 4/a sigortalısı 01.01.2005 tarihinde doğum yaptı ve 01.01.2006 tarihinde de Bağ-Kur’a tescili yapıldı ve prim ödemeye başladı ise yalnızca 01.01.2005-31.12.2005 süresini borçlanabilecektir. Aynı sigortalı 01.01.2006 tarihinde başlayan Bağ-Kur sigortalılığını 31/03/2006 tarihinde sonlandırırsa, 01.01.2005-31.12.2005, 01.04.2006-31.12.2006 devresini borçlanabilecektir. Ayrıca bilindiği üzere, kadın sigortalılara doğum tarihinden önceki 1 yıllık süre içerisinde 90 gün kısa vadeli sigorta kolları primi ödenmiş olması halinde doğumdan önceki ve sonraki 8’er haftalık (çoğul gebelik halinde doğumdan sonraki süreye 2 hafta ilave edilir.) süre içerisinde geçici iş göremezlik ödeneği verilmektedir. Doğumdan sonraki iş göremezlik süresi içerisinde (istirahatlı kalınan süre) işvereni tarafından sigortalı adına prim yatırılmamış ise bu süreleri de borçlanabilecek, ancak prim yatırıldı ise bu sürelerde çalışma olmamasına rağmen adına prim ödenen iş göremezlik sürelerini borçlanamayacaktır.
● Başvuru;
Doğum borçlanması için sigortalının kendisinin veya ölümü halinde hak sahiplerinin ‘borçlanma talep dilekçesi’ ile Kurumun ilgili ünitesine başvurması gerekmektedir. Sigortalı ve hak sahipleri doğumdan sonra işsiz geçen 2 yıllık sürenin tamamını veya bir kısmını borçlanabilecektir. Borçlanma için dilekçe dışında hiçbir belge verilmeyecek olup, sigortalı adına son prim ödenen tarih hizmet dökümünden, doğum ve çocuğun yaşam süresi ise nüfus kayıt sisteminden Kurum’ca tespit edilecektir.
III- BORÇ TUTARI VE HİZMETLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ
5510 sayılı Kanun’un 41. maddesinin birinci fıkrası uyarınca; ‘borçlanılacak süreler… kendilerinin veya hak sahiplerinin yazılı talepte bulunmaları ve talep tarihinde 82. maddeye göre belirlenen prime esas günlük kazanç alt ve üst sınırları arasında olmak üzere, kendilerince belirlenecek günlük kazancın % 32’si üzerinden hesaplanacak primlerini borcun tebliği tarihinden itibaren bir ay içinde ödemeleri şartı ile borçlandırılarak, borçlandırılan süreleri sigortalılıklarına sayılır.’
Buna göre; doğum borçlanmasında borçlanılan süre karşılığında ödenecek borç, prime esas kazanç alt ve üst sınırları arasında olmak üzere (2009 yılı için 666 ila 4.329 YTL) sigortalı veya hak sahiplerince belirlenecek günlük kazancın %32’si üzerinden hesaplanacaktır.
Bu da 2008 yılı ikinci yarısı için;
Asgari kazanç üzerinden aylık: 666 x %32 = 213,00 YTL
Azami kazanç üzerinden aylık: 4.329 x %32 = 1.385,00 YTL olacaktır.
Bu şekilde hesaplanan borç ilgiliye tebliğ edilir, tebliğ edilen borcun tebliğ tarihinden itibaren 1 ay içinde ödenmesi gerekmektedir. Bir ay içerisinde borcun hiç ödenmemesi halinde borçlanma işlemi iptal edilmiş sayılır, yeniden borçlanma durumu söz konusu olduğunda yeni talep yapılması gerekmekte olup, bu durumda borç yeni talep tarihine göre yürürlükteki asgari ücrete göre hesaplanacaktır. Ünite tarafından hesaplanarak tebliğ edilen borcun bir kısmının ödenmesi durumunda ödenen miktarla orantılı süre geçerli sayılacaktır.
Doğum borçlanmasının değerlendirilmesi de diğer borçlanma türlerine göre farklılık göstermektedir. Diğer borçlanmalarda sigortalılık süresine ilave ve borçlanılacak sürenin ilk tescil tarihinden önce olması halinde sigortalılık tescil tarihinin geriye çekilmesi söz konusu iken, doğum borçlanmasında sadece borçlandırılan sürenin gün karşılığı sigortalının prim ödeme gün sayısına ilave edilir, ancak doğum borçlanması için kadının doğumdan önce sigortalı olma şartı bulunduğundan sigortalılık başlangıç tarihinin geriye çekilmesi ve sigortalılık süresine ilave söz konusu olmayacaktır.
IV- SONUÇ
Doğum yapması nedeniyle işsiz kalan kadın sigortalılara çalışılmayan, dolayısıyla prim yatırılmayan süreleri borçlanma imkanı verilmesinin çok yerinde bir düzenleme olduğu düşünülmekte olup, bu borçlanmanın eski sigortalıları da kapsadığını bir kez daha hatırlatmakta fayda mülahaza edilmektedir.
Şartları taşıyan ve prim ödeme gün sayıları yetersiz olan kadın sigortalılarımızın kendisinin veya ölmüş ise hak sahiplerinin doğum borçlanması yapmak suretiyle prim ödeme gün sayılarını artırarak daha erken emekli olmaları veya ölüm aylığı almaları mümkün olacaktır. Ayrıca 01.10.2008 tarihinden önce vefat eden kadın sigortalıların hak sahiplerinin, borçlanma yapmak suretiyle ölüm aylığı için gerekli 5 yıl sigortalılık süresi ve 900 prim ödeme gün sayısını tamamlama imkanları bulunmaktadır. Bu durumdaki hak sahiplerinin vakit geçirmeden Kurum’un ilgili ünitesine başvurmaları gerekmektedir.
* Sosyal Güvenlik Kurumu, Sigortalı Emeklilik İşlemleri Daire Başkanı